M.Ali Şahin in Yargıtay Başkanlar Kurulu açıklaması ile ilgili basın açıklamamız
Kamuoyuna
Yargıtay ve Danıştay başkanlar kurulu bildirileri AKP iktidarının yargıyı teslim alma çabalarına karşı , yüksek mahkeme yargıçlarının onurlu bir direnişi olarak yankılanmıştır.
Avukatlar Dayanışma ve Hukuk Araştırmaları Vakfı ve tüm Avukatlar bağımsız yargı mücadelesinde meslektaşları yargıçların yanındadır ve yanında olacaktır.
Yargıtay ve Danıştay Başkanlar Kurulu bildirileri, AKP iktidarının, kendi siyasi görüşü doğrultusunda yeni bir Anayasal düzen oluşturma hedeflerini ve bu hedefe ulaşmak için engel saydığı Anayasal ilkelere ve kurumlara karşı yürüttüğü faaliyetleri ve Yargıyı teslim alma çabalarını açık ve etkili bir biçimde ortaya koymuştur.
Bildiriye karşı çıkan AKP hükümeti ve Adalet Bakanı , bildiride yer alan hususlara ilişkin hiç bir açıklama yapmadan , bildirilerin Anayasa Mahkemesinde görülmekte olan davaları etkilemeye yönelik olduğunu ve Yargıtay ın böyle bir bildiri yayınlamaya hakkı olmadığını ileri sürmektedirler.
Eşi eski Anayasa Mahkemesi üyesi olan Meclis başkanının Anayasa mahkemesine üçüncü yol önerme gayretinin görülmekte olan davaya müdahale olduğunu ,
Türkçe si Yargı mensupları tarafından bilinmeyen Yargı reforumu projelerini İngilizce ye çevirerek takdim ettikleri AB komiserlerinden, bildiri yayınlamaları için ricada bulunmanın görülmekte olan davaya müdahale olduğunu ,
görmezden gelen siyasi iktidarın , Yargıtay başkanlar kurulunun , “Yargı bağımsızlığı hazmedilmiyor , Yargı hedef gösteriliyor, Yargıtay Başsavcısı ile toplum arasında düşmanlık yaratılıyor , AB ne şikayet ediliyoruz” diyen bildirisini görülmekte olan davaya müdahale olarak göstermesi akıl ve mantık dışı bir çırpınıştır.
İktidarın ve Adalet bakanının Yargıtay bildirisi ile ilgili açıklamalarındaki dikkati çeken diğer bir husus da açıklamalarda , nezaketten uzak hakaret dolu sert ve saldırgan ifadeler kullanılmasıdır.
Dönemin Yargıtay başkanı Özkaya ya “çirkin” diyerek başbakan T.Erdoğan tarafından başlatılan Yüksek Yargı ya karşı hakaret ve saldırgan ifadeler kullanılması alışkanlığı “efendi” …… “siz ne bilirsiniz ulemaya sorun” ve benzeri söylemler ile sürdürülmüş ve nihayet adalet bakanı tarafından Yargıtay bildirisi ile ilgili olarak “dam üstünde saksağan”
ifadesi kullanılmıştır.
Ayın zamanda bir avukat olan Adalet bakanının Yargıtay gibi önemli bir yüksek mahkemenin başkanları tarafından kaleme alınmış bir metinle ilgili olarak kullandığı ifade , hukukçu derinliği ve zarafetinden uzak , kaba ve bir hukukçuya yakışmayan, avukatlara olan güveni ve saygınlığı sarsacak bir ifadedir.
Avukatlık Kanunu ve Meslek Kurallarına göre ; Avukat ,mesleki olmayan faaliyetlerinde de özel yaşamında da Avukatlık onurunu ve mesleğin itibarını zedeleyecek tutum ve davranışlardan kaçınmak, mesleğe olan güveni ve saygınlığı sarsmayacak meslek itibarını koruyacak şekilde davranmak zorundadır.
Avukatlar Vakfı olarak İstanbul Barosu üyesi olan Av. Mehmet Ali ŞAHİN in bu söylemi ile ilgili olarak kendisini kınıyor ve hakkında disiplin soruşturması başlatılması için İsatnbul Barosu Başkanlığına başvuruyoruz. Saygılarımla
Av Uğur YETİMOĞLU
Avukatlar Dayanışma ve Hukuk Araştırmaları Vakfı Başkanı
Adalet Bakanı hakkında İstanbul Barosuna başvuru ,
İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI NA
Yargıtay başkanlar kurulu tarafından yayınlanan bildiri ile ilgili olarak basın mensuplarına yaptığı sözlü açıklamada , “ dam üstünde saksağan” ifadesini kullanan Adalet Bakanı Av. Mehmet .Ali Şahin bu tavrı ve ifadesi ile avukatlık meslek kurallarına aykırı davranmıştır.
“Yargı bağımsızlığı hazmedilmiyor , Yargı hedef gösteriliyor, Yargıtay Başsavcısı ile toplum arasında düşmanlık yaratılıyor , AB ne şikayet ediliyoruz” şeklinde , benzer mahiyette ifadelerin yer aldığı metin , Yüksek Mahkeme Başkanlarının oy birliği ile kabul edip kaleme aldığı , siyasal iktidarın , Anayasal ilkelere , hukuk devletine ve bağımsız yargıya yönelik tehdit ve saldırılarına dikkat çeken bir metindir.
Adalet bakanı Av. Mehmet Ali Şahin, böyle bir metinle ilgili olarak kullandığı gayri ciddi ifadelerle , metinde belirtilen, Anayasal değerler , devletin temel nitelikleri ve yargı bağımsızlığı gibi kavramlara olan uzaklığını , inançsızlığını ve bu kavramlarla ilgili ciddiyetsizliğini , ortaya koymuştur.
Ayın zamanda bir avukat olan Adalet bakanının, Yargıtay gibi önemli bir yüksek mahkemenin başkanları olan , hukuk mesleği camiasının mensuplarınca , kaleme alınmış bir metinle ilgili olarak kullandığı ifade , aynı zamanda , hukukçu derinliği ve zarafetinden uzak, kaba ve bir hukukçuya yakışmayan, avukatlara olan güveni ve saygınlığı sarsacak bir ifadedir.
Avukatlık Kanunu 34. maddeye göre avukat ; avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdür.
Meslek Kurallarının 4. maddesine göre ; avukat ,mesleki olmayan faaliyetlerinde de özel yaşamında da Avukatlık onurunu ve mesleğin itibarını zedeleyecek tutum ve davranışlardan kaçınmak, mesleğe olan güveni ve saygınlığı sarsmayacak meslek itibarını koruyacak şekilde davranmak zorundadır.
Avrupa Birliği Meslek kurlarının 1. maddesine göre de, avukatların Toplumdaki işlevi genel olarak hukuk mesleği camiası ve özel olarak bu camianın her bir mensubu ile ilişkilerini kapsamaktadır.
Meslek kuralarının 5. maddesine göre ; yazarken de konuşurken de düşüncelerini olgun ve objektif bir biçimde açıklamalıdır. 17. maddesine göre de ; hakim ve savcılarla ilişkilerinde avukat hizmetin özelliklerinden gelen ölçülere uygun davranmak zorundadır. Bu ilişkilerde karşılıklı saygı esastır.
İstanbul Barosu üyesi olan Av. Mehmet Ali ŞAHİN in bu söylem ve davranışı ile avukatlık kanunu ve meslek kurallarını ihlal ettiğinden , hakkında disiplin soruşturması başlatılmasını talep ediyorum.
Saygılarımla
Av Uğur YETİMOĞLU
Avukatlar Dayanışma ve Hukuk Araştırmaları Vakfı Başkanı